Newroz yaşatıldığı hemen tüm kültürlerde doğanın canlanışının, baharın başlangıcının sembolü olarak kutlanır. Kürt halkı bunun yanında Newroz’a ulusal özlemlerinin rengini katmış ve onu bir direniş çığlığına çevirmiştir.
Bu çığlık dalga dalga yayılmış; özgürlük, eşitlik, adalet ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan yüreklerde karşılık bulmuştur. Uğruna akıtılan kanlar, yitirilen canlar ve ödenen bedellerle artık insanlığın onurlu kurtuluş mücadelesi takvimine eklenmiştir Newroz.
Sermaye düzeninin başkanlık sistemini devreye sokarak tahakkümünü daha doğrudan ve pervasız hale getirdiği, şiddet ve zor yöntemlerini koyultarak büyüttüğü günümüz koşulları, Kürt halkına her türlü adaletsizlik ve hukuksuzluğun dayatıldığı bir dönem oldu aynı zamanda. Halkın iradesinin kayyımlar vasıtasıyla gasp edildiği, siyasetçilerinin hukukun hiçe sayıldığı sefil davalarla hapishanelere doldurulduğu, temel hak ve özgürlüklerinin hiçe sayıldığı bir evre bu.
Tam böylesi bir evrede Newroz başta Kürt halkı olmak üzere tüm halkların ve her milliyetten ezilenlerin bu zulüm ve sömürü düzenine teslim olmayacağı, direnişi büyütme iradesinin gösterildiği bir güne çevrilmelidir.
Özgürlük sevdasıyla mücadele eden halklar, ezilenler Demirci Kawa’nın açtığı yolda zalimlere hayat hakkı tanımayacak ve mutlaka zafere ulaşacaktır.
Newroz Piroz be!
Yaşasın Newroz!
Bıji Bratiye Gelan!
Yaşasın Halkların Kardeşliği!